30 Aralık 2011 Cuma
mi ?
Işık
20 Aralık 2011 Salı
Ölen
Son sestir ölüm, son ritim
son konseridir insanın
en kalabalık ve en sakin
bütün günahların ağaç kakan misali
delerken beynini
Son sevgidir ölüm, son bakış
yattığın yerden gözlerinle sarıldığın insanlar
en mutlu ve en mutsuz
iki dünya arası ne kadar karışık, yolları uzun
hayatında hiç düşünmediğin kadar düşündüğün hayat
Şiitt!
5 Aralık 2011 Pazartesi
Patrick
Hayali bir kahvenin uykusuzluğu üzerimde
çift gören gözlerim belki doludur denizle
bir fotoğrafa dalmışım ki sorma
anılar yine ruhumu ele geçirmek üzere.
Halüsinasyon değildir belki bu
ne yani,
kimse evin kapısından zili çalmadan giremez mi içeriye!
Bu kadar yaban olamam ben
ve bu kadar yalnız.
O kadar gücüm olduğunuda sanmıyorum
yaşamak için biraz güç gerekiyor
biraz da inanç.
Biliyordum işte.
biliyordum.
kimse yalnız olamaz.
Şu içeri giren değil mi patrick.
Oh çerezde getirmiş yanında.
desene ziyafet var, hayat var.
Desene bir günü daha yaşayarak geçirdim
peki ya yarın kim girecek kapımdan içeriye.
2 Aralık 2011 Cuma
M.Ö
Sadece ışığı vardı güneşin
hiç ısıtmıyordu bedenleri
ne bulmuşsak giymiştik üstümüze
hafiflemişti eski çağdan kalma insanlığımız.
1 Aralık 2011 Perşembe
Bir Heykelin Gölgesi
Yalnız değildim sanki
duyabiliyordum onları
sesler...
her yerden geliyordu sesleri
görebiliyordum da sanki
biraz gülümsetiyorlardı beni
ama asla kahkaha attıramadılar.
Hep neşeliydi onlar
Allah aşkına hiç mi ağlamazsınız siz!
esen rüzgara hiç mi sırt çevirmezsiniz!
burası benim evim
burada cümleler bana ait.
susun şimdi
görmek istemiyorum sizi
haha
ben deli değilim
siz bir avuç heykel,
ne anlarsınız ki.
Aslında evet evet aslında
bir heykelin gölgesi yalnızlığım
ama kesinlikle yalnız değilim.
26 Kasım 2011 Cumartesi
GELİŞİM
kambur bir ağacın sırtına vuran ay ışığı, umudum
katlanmış olduğum bedel kadar büyük bir gülüş, bıraktığım iz karlara
üşüdüğüm ruhların ürpertisini soluyorum hep, soğuk
ısındı damarlarımdaki kötü çocuk.
20 Kasım 2011 Pazar
SENİN
Her an bir dünyaydı sanki
bir şey olurdu ve hayal ederdin
aptalca da olsa
Aşkların olurdu
dostların olurdu
duyguların olurdu
Sonra ölürlerdi onlar bir ara
Ama sen o ara kaybederdin kendini
Sonra umutların doğardı
Ama ağıtlarına o kadar bağlanmış olurdun ki
gözün görmezdi aydınlığı
-Ne yani, hayal etmekte mi suç! derdin kendine
Hep öyle derdin be
Hep o aynı acıklı hikaye işte
Heplerin de keşkelerinle kardeşti zaten senin
Hep bir kırmızı noktaya bakarlardı
O nokta hayatının sonu olurdu senin
Hiç ışığın olmazdı karanlıklarından
Sonra da toprak olurdun
Mezarının üstü hayallerin
1 Kasım 2011 Salı
ADAM ASMACA
şeytan sofrasına meze oldum, biliyorum
OLMAK VE ÖLMEK
Zaman, kalbimin attığı kadar vardır dünyamda
SEHERBAZ
Duyguların kölesi olduğumu hissediyorum bazen